ÇÖKÜYORUZ
Geçmişte ayıp diye bir şey vardı derler bizim “pir” ler. İnsanlar önce Allah’tan korkarlar ve sonra da kuldan utanırlar ve bazı şeyleri yapmazlardı. Gelişen teknoloji ile galiba bizim ar damarımızda gelişti. Artık kuldan utanmak bir yana Allah’tan bile korkmada çokta cömert değiliz.
20/09/2024 00:20 | Son Güncelleme : 13/12/2025 18:14 | Okunma Sayısı : 171 | omerkvnc
Her gelen gün geçen günü aratıyor.
Belki yaşı biraz ileri olanlar bunu hemen sağlığa yoracaklar, yani sağlıkta bir günümüz diğerini aratıyor diye düşünebilir.
Ama biz her konuda gerçekten çöküyoruz.
Elbette doğru yaş alanların sağlık düşüncesi. Gençliğin verdiği enerji ile sabah kalkıştan gece yatağa girene kadar fırfır dönerken şimdi yataktan kalkmak bile ciddi bir gayret sarf ettiriyor. Hal böyle olunca sağlıkla ilgili bir önceki zamanı özlemle yad etmek gayet doğal.
Bunun gibi o kadar çok konuda geçmişi yad ediyoruz ki tek tek yazmaya kalksak hayatımızın her dönemini kaleme almak gerekir.
Lakin biz bir konuyu irdeleyelim istedik.
Ahlaki çöküntü.
Geçmişte ayıp diye bir şey vardı derler bizim “pir” ler. İnsanlar önce Allah’tan korkarlar ve sonra da kuldan utanırlar ve bazı şeyleri yapmazlardı. Gelişen teknoloji ile galiba bizim ar damarımızda gelişti. Artık kuldan utanmak bir yana Allah’tan bile korkmada çokta cömert değiliz.
Sosyal medyada Avrupa’da eğitimini tamamlamış ve ülkesinde hizmet için dönüp gelmiş kadın Profesör “ Bir kadın olarak kadınların sokakta giymiş olduğu kıyafetlerden utanıyorum, bende türbanlı, çarşaflı değilim. Ama bazı kadınlar dekolte yerine çıplaklık arasındaki farkı kaçırmış, yatak yada plaj kıyafeti ile sokaklarda geziyor” dedi. Bunu söyleyince gerçekten beynini çıplaklıkla yoranlar yorumları ile kadını perişan ettiler. Oysa kadın profesör doğru ama eksik söylemiş. Aynı şeyler erkekler içinde geçerli. Onlarında çıplak gezenleri az mı?
Tabili başörtüsü takan birine kimsenin bu kararına burnunu sokamayacağı gibi sağını solunu açıp gezenlere de bir şey dememeli, diyemez. Oda onun kararı. Ama toplumun genel kabulü dışında profesörün dediği gibi yatak kıyafeti ile dolaşması onu olmasa bile ana babasını, kardeşini, yakınlarını düşündürmeli.
Maalesef başta sosyal medya olmak üzere telekomünikasyon ve dijital alanda herkes yediğini, içtiğini, giydiğini, gezdiğini milletin gözüne sokuyor, alamayan, yiyemeyen var mı diye düşünmez oldu genci yaşlısı.
Bu konuya yani dejenere olma konusuna mutlaka daha sonra yine değineceğim. Zira bu konu bir yazı ile değil yazı dizisi ile dile getirilir.
Ama şunu da dile getirmeden konuyu kapatmak çok uygun düşmez.
Kimse demiyor ki ninelerinizin sokak kıyafetleri ile gezin elbette günümüzdeki teknoloji ile üretilmiş kıyafetleri giyeceksiniz, elbette dumanla haberleşmeyeceksiniz elinizde telefon olacak, elbette soğan ekmek yemeyeceksiniz gücünüz neye yetiyorsa yiyip içeceksiniz.
Ama erkeği kadını ile vücudun nerdeyse tamamını sergileyen giysi bile denmeyecek esvaplarla, daha sokağa çıkmadan öz çekimlerle başlayıp, borç harç ile içtiğin kahveyi milletle paylaşmak niye diyoruz. Yattığını kalktığını, eşini, evladını, iç çamaşırının markasını, en özel yerine yaptırdığın dövmeyi neden deşifre ediyorsun ki? Bırak senin özelin senin özel saydıkların tarafından görülsün. Herkes senin küçük dilindeki !!! çıbanı neden görsün ki?
Başta dedik ya her geçen günü arar olduk. Önümüze bakacağız, geleceğimizi planlayacak, umutla yaşayacağız, duamız ile rabbimizden geleceğimizi hayırlı şekillendirmesini isteyeceğiz.
Ancak hem kendimizi hem evlatlarımızı ar damarı çatlamamış, büyüğünü küçüğünü bilen, kısaca kuldan utanan Allah’tan korkan olarak yetiştirmemiz gerekir.
Bunlar da ilginizi çekebilir
Sehrin gözü ile bakmak
Eğer herhangi bir siyasetçinin veya bir idarecinin penceresinden bakıp değerlendirme yapıyorsanız, BU ŞEHRE KÖRSÜNÜZ demektir. Şehrin penceresinden bakmadığınız sürece de, bu şehir hakkında benim şehrim diyemezsiniz. Yukarıda dile getirdiğimiz gibi; SİZ KİMİ DİNLİYORSUNUZ?
4 hafta önceBEŞİR ATALAY HOCA’YA SELAM OLSUN!
Kırıkkale Üniversitesi'nde kampüs adının Beşir Atalay'dan "Şehitler Kampüsü"ne çevrilmesi tartışılmaya devam ediyor. AK Parti Kayseri Milletvekili Ayşe Böhürler, bugün kaleme aldığı yazısında bu karara sert tepki gösterdi: "Bugün muhafazakar kesimin siyasi, fikri ve akademik mücadelesinde önemli bir isimdir Beşir Atalay. İtibarı asla bir rektörün şahsi kararıyla silinemez."
4 ay önceAh üniversite vah üniversite
Kırıkkaleliler çöpçü oluyor, temizlikçi oluyor, güvenlik görevlisi oluyor ama kendi şehrinin adını taşıyan üniversite de akademisyen olamıyor. Kırıkkaleliye reva gördüğünüz ayak takımı muamelesi mi?
4 ay önce
