Sehrin gözü ile bakmak

Herhangi bir varlık, olay ve insan karşısında, sahip olduğumuz dünya görüşü, hayat tecrübesi, kültür, yaş, meslek, cinsiyet, ruh hali ve bulunduğumuz yere göre aldığımız algılama, idrak etme ve yargılama tavrına bakış açısı diyoruz.

Yaşadığımız pek çok olayın / problemin zemininde de bu yatmıyor mu: bakış açısı. Aynı olaya bakıp farklı yorumluyoruz, çünkü olayları olduğu gibi değil, olduğumuz gibi yorumluyoruz.

Ve fakat kritik soru şu ki; bakış açımızın farkında mıyız?

Herkes kendi gerçeğini konuşup anlatırken,

Siz kimi dinliyorsunuz?

Dışarı baktığımız pencerenin sadece bizim penceremiz olduğunu, herkesin farklı bir penceresinin olduğunu, hem pencereleri genişletmenin hem de farklı pencerelerden bakmanın mümkün olduğunu biliyor muyuz?

Farklı bakış açılarından bakmanın problemlere çözüm getirip bizi rahatlatmasının yanı sıra, yaratıcılığı artırdığı da bilinen bir gerçek.

En kritik soruyu şimdi sormak gerekir;

SİZ, KİMİN PENCERESİNDEN BAKIYORSUNUZ?

…

Son günlerde siyasetçilerinde birbirine ters değerlendirme yaptığı ve atanmış idarecilerinde bunu tetiklediğini gördüğümüz bir olay yaşıyoruz.

Burada herkesi bir kenara bırakıp, hatta unutup, şu soruyu sormak gerekmez mi; gerçekten buna ihtiyacımız var mı?

Özel İdare Kampüsü şehirde bulunmayan neyi tamamlamakta fayda sağlayacak?

Bunu soran var mı?

Eğer herhangi bir siyasetçinin veya bir idarecinin penceresinden bakıp değerlendirme yapıyorsanız, BU ŞEHRE KÖRSÜNÜZ demektir.

Şehrin penceresinden bakmadığınız sürece de, bu şehir hakkında benim şehrim diyemezsiniz.

Yukarıda dile getirdiğimiz gibi; SİZ KİMİ DİNLİYORSUNUZ?

Şehri mi dinliyorsunuz, çıkarlarınızı mı?

Şehri mi dinliyorsunuz; şakşakçılık yaptığınız mevki makam sahiplerini mi?

Şehri mi dinliyorsunuz; birilerine duyduğunuz öfkeyi mi?

…

Kırıkkale sadece sizin yaşadığınız yerden oluşmuyor.

İlçesi kasabası köyü olan ve oralarda da bir yığın insanın yaşadığı bir kent. Onlara kulak vermeden, onları duymadan verilen her karar ve gösterilen olumlu veya olumsuz tepki boştur.

Şehri tanımayan ve şehrin köyüne kasabasına adım atmamış kimselerin oturup Özel idare kampüsü konusu yerine, sosyal medyada birilerine öfkesini kusması ne kadar basit ve cahilce ise, çıkarlarım bunu gerektiriyor deyip alkışlamakta o kadar bencil ve pespayedir.

Hani sizlerin sıkça söylediği “Bu şehirden bir şey olmaz” diyenler var ya… Onlar böyle şeyleri yapanlar. Elin adamı gelir Kırıkkaleli birinin adını siler alkışlarsınız, birileri gelir şehrin kasabasında köyünde bir yığın sorun varken özel idare kampüsü yapmaya kalkar, birileri gelir polis vakfı aracılığı ile kendine makam aracı alır, böyle ağzının dolusunca gevşek gevşek konuşanlarda bu yapılan yanlışları takdir eder.

Yine yeniden soruyorum;

SİZ KİMİ DİNLİYORSUNUZ?

SİZ, KİMİN PENCERESİNDEN BAKIYORSUNUZ?

SİZ KİMSİNİZ? (Bunu biliyor musunuz?)

Şehrin gözüyle bakın, şehrin insanına kulak verin!